Camp*GirL CemReJi Admin BerfuSh
Mesaj Sayısı : 7060 Yaş : 27 Ruh Hali : Sanal Hayvan : Kayıt tarihi : 30/09/08
| Konu: Emre Aydın Ptsi Ara. 08, 2008 6:08 pm | |
| | |
|
RapAnqeL* ModeRatöR
Mesaj Sayısı : 660 Yaş : 29 Nerden : kaDıköy aciL Ruh Hali : Sanal Hayvan : Kayıt tarihi : 03/10/08
| Konu: Geri: Emre Aydın Paz Ocak 04, 2009 1:03 pm | |
| Emre Aydın, 2 Şubat 1981'de Isparta'da doğdu. İlköğretimini Isparta'da tamamladıktan sonra Antalya Anadolu Lisesi'ne devam etti. Ardından Dokuz Eylük Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü'ne devam etti. 2002 yılında katıldığı SingYourSong adlı beste yarışmasında Emre Aydın ve Onur Ela adında iki Antalyalı gençten oluşan Grup "6. Cadde" ile birlikte Türkiye birincisi olmasıyla ilk albüm çalışmalarına başladı. Aynı yıl Universal Müzik tarafından yayınlanan toplama albümde "Dönersen" adlı parça yer aldı. Ardından stüdyo çalışması 6 ay süren ve prodüktörlüğü ile düzenlemeleri Haluk Kurosman'nın yaptığı "Sabuha" adlı albümde yer aldı. 11 Şarkının yer aldığı albümde, 9 şarkının söz ve müzikleri Emre Aydın'a aitti. 2003 yılında albümün çıkmasından 2 yıl sonra 2005'te grup dağıldı. 2006 yılının Ekim ayında Sony BMG Türkiye GRGDN işbirliğiyle "Afilli Yalnızlık" adlı solo albümü piyasaya çıktı. Albümden çıkan ilk klip albüm ile aynı adı taşıyan "Afilli Yalnızlık" adlı parçaya çekildi. Yon Thomas'ın yönetmenliğini yaptığı klipte Şebnem Dönmez yer aldı. "Afilli Yalnızlık" adlı albümdeki 10 şarkının 9'unun söz ve müziği kendine ait olan Emre Aydın, Umay Umay'ın "Hareket Vakti Gelince" adlı şarkısını da bu albümde yorumladı. Prodüktör olarak yine Haluk Kurosman ile çalışan Emre Aydın'a bu albümde, davulda Gripin'den İlker Baliç, bas gitarda Manga'dan Cem Bahtiyar ve gitarda Vega'dan Tuğrul Akyüz eşlik etti. Gripin'nin kendi adını taşıyan ikinci stüdyo albümüne "Sensiz İstanbul'a Düşmanım" adlı parça ile konuk sanatçı olarak katıldı | |
|
Gülçin_Jie FoRumun YıLdızı
Mesaj Sayısı : 2032 Yaş : 27 Ruh Hali : Sanal Hayvan : Kayıt tarihi : 05/10/08
| Konu: Geri: Emre Aydın Paz Ocak 04, 2009 2:57 pm | |
| saqoL oda bnm gibi ıspaRtaLı demeq ama bLiodum saqL | |
|
Black/Angel Ps Prensesi Admin
Mesaj Sayısı : 7021 Yaş : 27 Nerden : Rock festivalinden xD Ruh Hali : Sanal Hayvan : Kayıt tarihi : 30/09/08
| Konu: Geri: Emre Aydın Paz Ocak 04, 2009 5:57 pm | |
| | |
|
GlcnDeniz 1. Uyarı
Mesaj Sayısı : 2359 Yaş : 27 Nerden : Hilary Duff'un yanından Ruh Hali : Sanal Hayvan : Kayıt tarihi : 30/09/08
| Konu: Geri: Emre Aydın Cuma Ocak 09, 2009 5:16 pm | |
| Emre Aydın Kim demiş aşk yok diye? Bak, Emre Aydın o güzel aşk şarkılarıyla Mtv Avrupa Müzik Ödülleri’ne aday oldu, Hande Yener’i, Hayko’yu, Sagopa’yı sollayıp Avrupa yollarına düştü! Liverpool yolculuğu öncesi onu yakaladık ve aşktan takıntılarına her şeyi konuştuk! Yazı: Hazan Aköz
Emre Aydın’ın dergimizdeki röportajına doyamadıysan, işte sana bu güzel sohbetin devamı…
Son zamanlarda yurt dışında bir şeyler yaptın mı? Yaptım. Almanya, Hollanda, İngiltere’de konserler verdik. Nasıl geçti? İlgi nasıldı? Çok güzel geçti. Özellikle Almanya’da çok Türk var. İstanbul’daki izleyici profilim nasılsa, oraya gelen dinleyiciler de üç aşağı beş yukarı aynıydı. Almanya’da ayrı ayrı dört şehirde, Hollanda’da da iki kere çaldık. İngiltere’ye de gittik, çok güzel geçti. Tek problem Türkçe şarkı söylediğiniz için Türkçe bilen insanlar seviyor veya sevmiyor. İngiltere’de siyahi insanlar vardı örneğin. Ekipten birileri konuşmuş onlarla, meğer Türkçe biliyorlarmış. Eğer popüler dile hitaben bir şeyler yaparsanız, diğer insanlar da sizi anlama şansı yakalayabilir. İngilizce albüm yapmayı düşünmüyor musun hiç? Daha önce de konuştuk seninle bunu ama artık bu fikre daha yakın olmalısın. Çünkü Mtv’ye gidiyorsun? Evet. İngilizcen nasıl? Fena değil, ama nasıl şarkı sözü yazılır, nasıl yapılır bilemiyorum. Türkiye’de İngilizce albüm yapıldığı zaman Ricky Martin olmaya çalışılıyor. Bu algıdan hoşlanmıyorum ben. Dünya yıldızı olmayabilirsiniz. Örneğin Babylon’a pek çok yabancı grup gelir. Onları takip eden bir kitle olur. Çoğu insan bilmez, ama bizim Babazula grubu, devamlı Arjantin’de, Brezilya’da konser verir. Ben de ileride daha evrensel, içinde neyin de olduğu, caz, biraz daha elektronik bir İngilizce albüm yapabilirim, ama Lenny Kravitz olmak gibi bir derdim yok. Bir açıdan da korkutucu, değil mi? Evet ama aslında daha özgür olabileceğiniz bir şey. Bunu yapabilen çok fazla da insan yok aslında Türkiye’de. Bir Tarkan var:) O çok farklı bir kategori bence ama Babazula çok önemli bir örnek. Türkiye’de adı duyulmuyor ama onlar dünya müziği yapıyor. Biraz klasiklerden bahsedelim mi? Bach, Mozart, Vivaldi… Klasik müziği biraz sert buluyorum ben. Şu ana kadar hiçbir zaman biraz dinleneyim diye klasik müzik cd’si almadım. Çünkü dinlerken yorulduğumu hissediyorum. Takip etmeye başlıyorum, burayı nasıl çalmış diyorum ve çok yoruluyorum. Çok iyi bir klasik müzik dinleyicisi değilim. Bir şarkı yazarken, hangi modda oluyorsun? Örneğin banyoda mı aklına geliyor, ya da mum yakıp havaya mı giriyorsun:) Hiç öyle şeylerim yok. Bahsedeceğim şeyi, kafamda taşıyorum uzun süre. Örneğin “Git”in sözleri uzun zaman kafamda döndü. Birine bir şey söyleyeceğim ben o şarkıda. En son oturup yarım saat içinde yazıyorum. “Çok yetenekliyim de pat diye yapıyorum” gibi bir durum değil bu. İlk önce hep kafamda evirip çeviriyorum, son olarak da birden çıkıveriyor işte. Ekstra bir durum yaratmama gerek olmuyor. Ama kendimi sebepsiz yere incinmiş hissettiğim zamanlarda daha kolay çıkıyor bu sözler. Örneğin yağmur yağar, evde kimse yoktur… Böyle anlarda daha kolay yazıyorum. Onlar avantajlı durumlar, yakalayınca kaçırmamak lazım. Acı sanatçıyı besliyor, değil mi? Tabii bu avantajlı bir durum, ama 15 tane aşk albümü yapmış, çok iyi kariyeri olan sanatçılar var. 15 albüm, düz hesap 150 şarkı eder. Her kadına iki tane şarkı yazsa, 75 şarkı eder. O yüzden böyle hesaplanamaz bu. Ne yaşarsanız yaşayın, her zaman söylenmemiş sözünüz kalıyor. Arkadaşlıkta da öyle, aşkta da. Hayatınızda yeni bir şey olmamasına rağmen, yine de söylemek istediğiniz şeyler olabiliyor. Eski sevgiliyi görmüyorsunuz, ama arada bir haberini alıp rahatsız oluyorsunuz. Bu durum bile size bir şeyler yazdırıyor. O da yeni bir şey aslında. “Hayatımdan çık” temalı bir şey söylemek istiyorsunuz. Hiçbir alakanız olmasa da, haber de duymasanız, başka bir şey hissedip onu hatırlıyorsunuz. Artı, kurgu da yapabiliyor olmanız lazım. Sadece kendi hikayenizi anlatarak, ne senaryo ne de şarkı yazabilirsiniz. Şarkı yazmak düz yazı yazmaya benzemiyor, onun kuralları var. Gönül demek isterken, kalp yazmak zorunda kalabiliyorsunuz örneğin. Ekstra bir şey yaşamak ve onun üzerine yazmak size verilen bir ödül. Çok ağır bir şey yaşamadığınız sürece. Fakat yaşamadan da yazabiliyor olmalısınız. Türkiye’de Emmy gibi dizi ödülleri verilseydi, sen “En İyi Dizi”, “En İyi Erkek Oyuncu” ve “En İyi Kadın Oyuncu” ödüllerini kimlere verirdin? “En İyi Dizi”, Avrupa Yakası ve Elveda Rumeli olurdu… “En İyi Erkek Oyuncu” ödülü Engin Günaydın’a giderdi. İnanılmaz sevimli ve iyi bir oyuncu. Sürekli değiştiriyor kendini, süper bir adam bence. “En İyi Kadın Oyuncu” da Binnur Kaya olurdu. Bu aralar en çok kime gülüyorsun peki? Yine Engin Günaydın ve “Avrupa Yakası”. Tolga Çevik de çok başarılı. Onun dizideki performansını çok beğeniyordum, ama “Komedi Dükkanı”ndaki haliyle onun çok zeki bir adam olduğunu gördüm. Gerçekten çok başarılı. Şu an dövmen var mı? Dövmem yok, çünkü statik şeylerden sıkıldığım için dövme yaptırmaktan korktum hep. Yaparsam bir süre sonra pişman olacağımı biliyorum. Sonra sildirmeye çalışacağım iyice ziyan olacak:) Yemek yapmayı seviyor musun? Yok, sevmiyorum. Sevmediğim için de pek bilmiyorum. Sadece ortaokuldayken, annem geç gelirdi eve ve kardeşime bir şeyler hazırlardım. Sucuklu yumurta, omlet çeşitleri yapardım. Şöyle bir tarif verebilirim size. Salçanın içine bütün baharatları atıyorsunuz, karıştırıyorsunuz. Yumurtanın içine onu koyuyorsunuz:) Ay pardon yanlış oldu galiba:) Sonra da içine muz atıp, her şeyden vazgeçiyorsunuz:) Ne kadar alakalı olduğum belli oluyor, değil mi? Kardeş bir süre sonra yumurta yemekten sıkılıyor:) |
| |
|
Camp*GirL CemReJi Admin BerfuSh
Mesaj Sayısı : 7060 Yaş : 27 Ruh Hali : Sanal Hayvan : Kayıt tarihi : 30/09/08
| Konu: Geri: Emre Aydın C.tesi Ocak 10, 2009 10:02 pm | |
| | |
|
RapAnqeL* ModeRatöR
Mesaj Sayısı : 660 Yaş : 29 Nerden : kaDıköy aciL Ruh Hali : Sanal Hayvan : Kayıt tarihi : 03/10/08
| |
Black/Angel Ps Prensesi Admin
Mesaj Sayısı : 7021 Yaş : 27 Nerden : Rock festivalinden xD Ruh Hali : Sanal Hayvan : Kayıt tarihi : 30/09/08
| Konu: Geri: Emre Aydın C.tesi Ocak 24, 2009 4:39 pm | |
| | |
|
Camp*GirL CemReJi Admin BerfuSh
Mesaj Sayısı : 7060 Yaş : 27 Ruh Hali : Sanal Hayvan : Kayıt tarihi : 30/09/08
| Konu: Geri: Emre Aydın Cuma Ocak 30, 2009 10:52 am | |
| | |
|
Black/Angel Ps Prensesi Admin
Mesaj Sayısı : 7021 Yaş : 27 Nerden : Rock festivalinden xD Ruh Hali : Sanal Hayvan : Kayıt tarihi : 30/09/08
| Konu: Geri: Emre Aydın Perş. Tem. 02, 2009 4:11 pm | |
| | |
|